“Film yapmak kolay değil”

Üç beş sinema filminin setinde bulunmuştum ama ilk kez senaryosunu yazdığım bir filminin setindeyim. Bir de yapım ortaklarındanım. Bu yüzden “Mendilim Kekik Kokuyor” filminin oyuncularına hayranlığımı dile getirmekten öteye taşınan sorumluluklarım da var.

Uzun metraj sinema senaryom, 2015 yılında, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi tarafından düzenlenen yarışmada birinci seçilmişti. 2018 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenmeye uygun görülünce sinema seyircisiyle buluşma yolculuğu başladı. Sistem Medya Prodüksiyon Ltd. Şti.’nin yapımcılığını üstlendiği projemize Türk Kızılay’ının ve Halkbank’ın desteği başından itibaren güçlü oldu. 19 Mayıs tarihinde Kemer’de çekimleri başlayıp Akseki’de tamamlanan sinema filmimiz 18 Mart 2020 tarihinde vizyona girecek.
Ödüllü senaryoda, kişisel hikayeler üzerinden Çanakkale Savaşı anlatılırken, Anadolu insanının geleceği ve bağımsızlığı için yaptığı fedakârlıklar vurgulanıyor: Bir yanda gencecik iki amcaoğlu ve aşık oldukları kasabanın en güzel kızı Elif, diğer yanda Çanakkale Savaşında varoluş mücadelesi. Düşmanı değil, düşmanlığı öldürmeyi hedefleyen “Mendilim Kekik Kokuyor” filmi, insanlığa umut veren ulusal ve evrensel bir destan diyelim kısaca…
Filmin yönetmenliğini AÜ DTCF Tiyatro Bölümünden dönem arkadaşım Hüseyin Özden’le reklam ve dizi sektörünün önemli isimlerinden Hakan Kurşun yapıyor. Genç oyuncuların başrolde olduğu filmde Wilma Elles önemli rollerden birini üstleniyor. Çok kalabalık oyuncu kadrosundan Başar Alemdar ile Azer Selte tiyatro sahnesindeki yeteneklerini beyaz perdeye taşımayı becerenlerden. Filmimizin ruhuna uygun olarak tiyatro sanatçılarıyla çalışmayı özellikle tercih ettik ama oyuncularımızın arasında ‘Gladyatör’ gibi birçok Hollywood filminde oynamış Mike Mitchell de var.
Aynı dönemlerde tiyatro bölümünde okuduğumuz arkadaşlarımız (Mehmet Çevik, Devrim Yakut, Alper Kut, Oktay Dal, Radife Baltacıoğlu, Çetin Büyükakın, Selim Gürata, Meltem Evcioğlu, İsmail Şenel) destek amacıyla kameranın önüne geçti. Çok daha fazla sayıda okul arkadaşımız da bizlerle birlikte olmayı hazır olduğunu söyleyerek yalnız olmadığımızı duyumsattı.
Bir Çanakkale Savaşı filmini Antalya’da çekmenin kolay olmayacağını biliyorduk ama Antalya Valisi Sayın Münir Karaloğlu’nun desteğiyle engellerin çoğunu geride bıraktık. Özellikle Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu ile Akseki Belediye Başkanı İbrahim Özkan’a güçlü desteklerinden dolayı minnettarız. Biri DSP’li, diğeri Ak Parti’li belediye başkanımız, Çanakkale ruhunun unutturmamayı hedefleyen sinema filmimizde buluşuverdi. Çok da zor değilmiş farklı siyasetleri, aynı hedefte, bir araya getirebilmek…
Film çekimlerini Antalya’da yapmaya niyetlendiğimizde, ekonominin kötü gidişatından söz eden, sinema filmine destek bulmamızın olanaksız olduğunu anlatan iş adamları, turizmciler ve sivil toplum kuruluşlarıyla çok fazla karşılaştık ama umutsuzluğun arkasına sığınan sözlerin peşine takılmadık. Bir dünya şehrinde yaşamanın gururunu taşıyanlara, sinema yapmak için dünyanın en güzel yöresinde olduğumuzu hatırlatmak gerek. Sanata ve sanatçıya desteği yalnızca kamu kurumlarının sırtına yüklememeli.
Yaz sezonunun hareketli günlerinde Tui Day & Night Connected Club Hydros’da kalabalık ekibimizi ağırlayan TT Hotels Turkey’in paydaşlığı da turizm sektörüne örnek olsun. Bu nedenle sinema sanatına desteğini sözle değil, elini taşın altına koyarak kanıtlayan, Türkiye’nin önde gelen otel zincirlerinden TT Hotels Turkey’in yönetimine teşekkürü borç biliyoruz.
Bu ve bundan sonraki yazımızda sözünü edeceğim katkılar sayesinde, yüz milyonlarca dolarlık Hollywood bütçeleriyle gerçekleştirilen dönem filmini, sembolik sayılacak Kültür ve Turizm Bakanlığı katkısıyla çekmeyi başardık.
Bir sonraki yazımız da çekimler sırasında yaşadıklarımız hakkında olsun isterseniz…